“Enflasyon düşmüyor, fakirleşmeye devam ediyoruz”

Tüm Yerel-Sen Tekirdağ Şube Başkanı Ali Şahin Gülen, kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş zammı, yandaş sendika ile yapılan mutabakat ve TÜİK’in şaibeli enflasyon rakamları uyarınca değil, emekçilerin içinde bulunduğu derin yoksullaşma ve alım gücü kaybı dikkate alınarak yapılması gerektiğini söyledi.

Kamu emekçilerinin ve emeklilerin gün geçtikçe fakirleştiğini dile getiren Tekirdağ Şube Başkanı Ali Şahin Gülen; “Ülkedeki ağır ekonomik kriz koşulları yoksulluğu önlenemez hale getirmektedir. TÜİK enflasyon oranlarının gerçeği yansıtmadığını hepimiz biliyoruz, gerçeği yansıtmayan rakamlar üzerinden milyonlarca emekçinin ve emeklinin yaşam koşulları belirlenmektedir. TÜİK’in açıkladığı verilere göre enflasyon, Nisan’da aylık bazda % 3.18 arttı, yıllık bazda % 69.80’e yükseldi. TÜİK rakamları göre Ocak ayında %6,70 olarak gerçekleşen enflasyon, Şubat ayında % 4,53’e, Mart ayında ise % 3,16’ya ve Nisan ayında ise bu rakam % 3,18 oldu. Ancak bu verilere göre SGK ve Bağ-Kur emeklileri dört aylık enflasyon %18,72 ve enflasyon farkı %3,23 olarak gerçekleşti. Mayıs ve Haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanması ile 6 aylık emekli ve memur zammı kesinleşecektir.”diye konuştu.

Yapılan zamların şaibeli TÜİK verilerine göre belirlendiğini söyleyen Tüm Yerel-Sen Tekirdağ Şube Başkanı Ali Şahin Gülen; “İktidar ve yandaş konfederasyonlar el ele vererek memur maaşları ile memur emeklisinin aylıklarına 2024’ün ilk 6 ayında %15, ikinci 6 ayında %10, 2025’in ilk 6 ayında %6, ikinci 6 ayında %5 zamma dolaylı olarak Kamu Görevlileri Hakem Kurulu ile imza atmıştır. Konfederasyonumuz Birleşik Kamu-İş yaptığı araştırmada ise yıllın ilk dört aylık dönemindeki artış %25’i geçti, yıllık enflasyon ise %95,7 gerçekleşmiştir. ENAG ise enflasyonun Nisan ayında %5.2 arttığını, yıllık enflasyonun ise %124.35’e çıktığını açıkladı. Konfederasyonumuzun araştırmasına göre son Nisan açlık sınırı 19 bin 980 liraya, yoksulluk sınırı ise 925 lira atarak 58 bin 205 liraya çıkmıştır. Gerçekte ise üç haneli oranlarda seyreden enflasyon memurları, asgari ücretlileri, emeklileri ve milyonlarca çalışanı ezip geçmektedir. İktidarın, seçim meydanlarında yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonun düşeceği ve ekonominin dengeye oturacağı yönündeki tüm temennileri ve sözleri gerçekler karşısında anlamsız kalmıştır. Yerel seçim sonrasında, zamlar ve vergi artışları başta olmak üzere, ekonomide yaşanması beklenen kemer sıkma politikaları mutlu bir azınlık dışında kimseye faydası yoktur.” İfadelerini kullandı.

“EMEĞİMİZİ YOK SAYAMAZSINIZ”

“7’nci Dönem Toplu Sözleşme sürecinde memuru ve emeklisini enflasyona ezdirenler bugünün asıl sorumlusudurlar” ifadelerini kullanan Ali Şahin Gülen; “Tüm Yerel-Sen olarak yandaş konfederasyona ve hükümete sesleniyoruz; görünen köy kılavuz istemiyor! Yandaş konfederasyonların tepkileri, tenkitleri ve teklifleri dostlar alış verişte görsün yaklaşımıdır.Dört aylık resmi enflasyonu yüzde 19’a dayandığı ortamda eksik ve yanlış açıklanan enflasyonu düşündüğümüzde tüm emekçilerin alması gereken zamların gerekenden az yapılmasına neden olacaktır. Alım gücümüz enflasyona ezdirilirken KDV-ÖTV, gelir vergisi, vergi dilimleri (%15-20-27) derken maaşlarımız erimektedir. Kamu emekçilerinin ve emeklilerin maaş zammı, yandaş sendika ile yapılan mutabakat ve TÜİK’in şaibeli enflasyon rakamları uyarınca değil, emekçilerin içinde bulunduğu derin yoksullaşma ve alım gücü kaybı dikkate alınarak yapılmak zorundadır. Hükümet, ekonomik krizi yok sayan anlayışından ve TÜİK’in enflasyon hesaplarında kullandığı oranlarla kamu emekçilerine zam yapmaktan vazgeçmelidir. Ekonomik sorunların günlük yaşamında yarattığı ağır sorunlar, işçiler ve emekliler başta olmak üzere geniş halk kesimlerinin hayat pahalılığına yönelik tepkilerini bir türlü engellemeyecektir.” diyerek sözlerini tamamladı. Habertrak/Serhat Yeşilipek