Babaeski Ziraat Odası Başkanı Şahin Arslan, yaptığı basın açıklamasında son günlerde artan yağışlardan dolayı buğdayda çimleme ve cücükleme meydana gelmesi nedeniyle üreticilerin TMO’de yapılan alımlarda mağdur edilmemesi için yetkilileri göreve davet etti.
Arslan, Ziraat Odası Toplantı Salonunda yaptığı açıklamada şunları kaydetti; “18 Haziran itibariyle Buğday alımlarına başlayan Babaeski TMO Ajans müdürlüğü her ne kadar iklimden doğa koşullarından kaynaklı bölgemizde buğdayda verim rekolte düşüklüğü geçen yıla göre yüzde 40-50 oranında verim kaybı yaşansa da TMO’nun kapılarını çiftçimize açması müdahale alım fiyatlarını açıklamış olması buğday piyasasını regüle etmesi çiftçilerimiz tarafından memnuniyetle karşılanmıştı. Ancak tarih 4 Temmuz 2018’i gösterdiği Çarşamba günü bölgemizde son günlerde özellikle her gün yağan yağmurdan dolayı buğday da çimleme- cücükleme dediğimiz olgu meydana gelmiş olup, TMO’nun çimlenmiş cücüklenmiş buğday da alım kriterleri yüzde 4 olarak belirlenmiş olup, yüzde 4’ü geçen buğdaylar alım dışı olmuş red edilerek binlerce çiftçilerimiz Toprak Mahsulleri Ofislerinden geri döndürülmüştür. Bu vahim tablo hiç kimsenin istediği bir şey değildir. Ayrıca sadece Babaeski’ye özgü bir şey değil tüm Trakya da meydana gelen başta en çok çiftçimizi bu zincirde var olan tüccarımızı un fabrikalarını yakından ilgilendiren maddi manevi etkileyen sıkıntılı ve üzücü bir sorundur. Bu sorunu acilen hep birlikte aşmak çözmek zorundayız. Bizler TZOB genel başkanımız Sayın Şemsi Bayraktar, başta olmak üzere Kırklareli, Edirne, Tekirdağ Ziraat Odaları Başkanları, Yönetim Kurulu Üyeleri olarak konuyla ilgili buğdayda çimlenme- cücükleme ilk tespit edildiği 4 Temmuz Çarşamba günü hızlı bir şekilde harekete geçerek ne kadar ilgili merci varsa hep birlikte istişare ederek en son 7 Temmuz 2008 cumartesi günü bütün Trakya’nın Ziraat Odaları Başkanlarının katıldığı Kırklareli, Edirne, Tekirdağ TMO Müdür’lerinin olduğu yine TMO Genel Müdürlüğü’nün görevlendirdiği Alım Muhafaza Daire Başkanı, Genel Müdür Muavini Vekili Cihan Soyap, Genel Müdürlük Şube Müdürü Serkan Boy önderliğinde yapılan toplantı neticesinde Ziraat Odaları olarak, şartlar ne olursa olsun buğday üreticileri mağdur edilmemesi adına taleplerimizi ilettik.
Taleplerimiz sırasıyla;
-Buğdayda yaşanan bu sorunun üreticimizden çiftçimizden kaynaklanmadığı, doğa ve iklim koşullarına hiç kimsenin müdahale şansının olmadığını,
-Alım kriterlerinde cücükleme- çimlemede yüzde 4 olan oranın daha yukarı seviyelere çıkartılarak alım yapılmasının uygun olacağını,
-Çimlenen buğdayların alım kriterlerinin de standart dışı kabul edilerek TMO nin açıklamış olduğu yemlik buğday fiyatından 870 kuruşun altında olmamak üzere fiyat açıklanarak alım yapılması.
TMO Genel Müdürlük yetkililerinin kendilerinin bütün sahada yerinde incelemelerde bulundukları buğdaylar da numuneler aldıkları, bizlerden gelen taleplerin hepsini TMO Genel Müdürlüğüne rapor edeceklerini piyasa koşullarını da gözeterek değerlendireceklerini belirtmişlerdir. Bizler çok iyi biliyoruz ki TMO Müdürlükleri buğdayda veya diğer ürünlerde belirlenen alım esaslarına çizelgelerine belirli parametrelere göre çiftçilerimizin üretmiş olduğu ürünleri değerlendirip alırlar. Bu mana da TMO Ajans Müdürlükleri TMO Bölge Müdürlüklerine TMO Bölge Müdürlükleri de TMO Genel Müdürlüğüne, TMO Genel Müdürlüğü de Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlıdır. Tarım Bakanlığı yetkililerinin on binlerce çiftçilerimizin mağduriyetine sebep olan bu önemli sorunu biran önce gündemine alıp, çiftçilerimizin daha fazla mağduriyetini önleyecek çiftçilerimizin lehine tedbirler almasını umut ediyor ve bekliyoruz. Aksi takdirde 2018 yılı buğday üretiminde verim rekolte düşüklüğü yaşayan çiftçimiz birde TMO’ nun açıklamış oluğu 1,05 TL olan fiyatlardan 0,25-0,30 kuruş aşağı fiyata mahkum edilirse çiftçilerimiz borçlarını ödeyemeceği gibi buğday üretiminden de vaz geçecektir. Günümüz koşullarında bir bardak çayın 1 TL yem fiyatlarının 1,3 – 1,4 TL olduğu, buğdaydan elde edilen kepek, razmol, bon kolit, gibi ürünlerin çiftçimizin satmış olduğu buğdaydan daha yüksek bir fiyat da olduğunu göz önünde bulundurursak bu koşullarda bütün çiftçilerimizin düştüğü bu sıkıntılı üzücü durumdan çıkabilmeleri için 2018 yılı Tarım Kredi, Ziraat Bankasına olan borçlarının ertelenmesi çiftçimizin düştüğü bu girdaptan çıkmasına yardımcı olacağına inancımız tamdır. Bu toprak, buğday, bu çiftçi bizim, bu vatan, memleket, bu bayrak bizim.”
Habertrak/Metin Karakuş
