DOLAR
EURO
GRAM ALTIN
ÇEYREK A.
BITCOIN
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava
Google News

‘Kurban’ sahnede

Yayın Tarihi: 13 Mart 2018 | Son Güncelleme :

13 Mart 2018 - 10:00

‘Kurban’ sahnede

Eğitim İş Çorlu ve Ergene Temsilcilikleri Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla hazırladıkları tiyatro gösterisini Çorlu Belediyesi Memduh Şevket Esendal Sahnesinde sergilediler.

Eğitim İş Tekirdağ Şube Başkanı Hüseyin Eren “Ülkemizde özellikle son yıllarda kadının ikincilleştirilmesine, toplumsal hayattan dışlanmaya çalışılmasına ve hepsinden önemlisi erkek egemen toplumsal yapı oluşturma çabalarına karşı tepkimizi farklı bir yolla dile getirmek istedik. Üyelerimizden oluşan tiyatro ekibimiz Güngör Dilmen’in Kurban adlı oyununu sahnelediler. Kurban köy kadınının geleneksel aile düzeni içindeki dramını, kadınlarımızın gördüğü baskıyı, toplumun kadınlarımızı sınırlara hapsetme çabasını, toplumsal yasaların kadını ikinci plana itip, onu her durum ve şartta itaate zorlamasını ve bu yapıya başkaldıran bir Anadolu kadınının/Zehra’nın bütün mücadelesine rağmen, yaşadığı acıları konu alan bir oyundur. Bu oyunla günümüz toplumunun nereye doğru gittiğini ve oluşturulmaya çalışılan toplumsal yapının nelere mal olabileceğini sanat yoluyla ifade etmeye çalıştık.” dedi.

 “DEMOKRASİ KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ SAĞLANMADAN GERÇEKLEŞEMEZ”

Sözlerine Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile ilgili devam eden Eren “Ülkemizde, kadına yönelik şiddet, kadın emeği sömürüsü, kadın bedeni sömürüsü, kadın yoksulluğu, kadın işsizliği, çocuk gelinler ve okula gönderilmeyen kız çocukları, tacizciyi, tecavüzcüyü, saldırganı koruyup kollayan hukuk sistemi, genel anlamda da iktidarının kadını yok sayan gerici politikaları, kadının özgürleşmesi önünde en büyük engeller olarak durmaktadır. Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri her geçen gün artarak yükselmektedir. Erkek egemen toplumun kadınlara yönelik fiziki ve psikolojik şiddeti; işyerlerinde, evlerde, sokaklarda, yaşamın her alanında, artarak devam etmektedir. Tablo bu kadar ağırken erkek katiller ve tecavüzcülerin kravat taktıkları için ‘iyi hal indirimleri’ aldıklarına, tahrik indiriminden yararlanarak cezasız kaldıklarına, tecavüz davalarında ise kadınların ‘rıza’larının arandığına tanık olmaktayız. Erkek şiddetinin giderek artmasında, siyasi iktidarın din ve ahlak adına sıkça kullandığı cinsiyetçi, sözde muhafazakâr söylemlerle kadını değersizleştirmesi, namus ve ahlak anlayışını salt kadına indirgemesi önemli etken olmuştur. Kadınların fıtrat gereği erkeklerle eşit olamayacağı, börek yapamayan kadının ailesinin dağılmaya mahkum olacağı, kadının evinin süsü olduğu, kadınlar için tek kariyerin annelik olduğu, kadının itaatinin ibadet olduğu yönündeki söylemler kadını yok sayan zihniyetin dışa vurumudur. Anayasa’nın 10. maddesi ‘Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür” demektedir. Siyasi iktidarın görevi şiddet dilini ve öç almayı yaygınlaştırmak değil, toplumdaki bireylerin eşit ve özgür olarak hayatlarını korumaktır. Biz inanıyoruz ki gerçek bir demokrasi, kadın erkek eşitliği sağlanmadan gerçekleşemez. Kadınların hayatın her alanında ve erkeklerle eşit haklara sahip olduğu, her türlü şiddetin ortadan kalktığı, kadın cinayetlerinin son bulduğu, çocuk yaşta evliliklerin ve çocuk istismarının olmadığı bir dünya için mücadeleyi sürdüreceğiz! Üyelerinin yüzde 57’sini kadınların oluşturduğu Eğitim-İş olarak, yeryüzüne barışı, çağdaşlığı, inceliği ve sayısız güzelliği kadınların getireceğine inanıyoruz ve tüm kadınlarımızın Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyoruz.” Dedi. Habertrak/Özlem İnan

 

YORUM ALANI

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.