
Tekirdağ’ın Marmaraereğlisi ilçesi Sultanköy Mahallesi’nde işletilmekte olan ‘Kimyasal Ürün Depolama Terminali’nde tank sayısının 58’e çıkarılması kapasite artışı projesine çevre örgütleri ve vatandaşlar itiraz etti.
Tarihi ve turizm kenti olan Marmaraereğlisi ilçesinde bu projenin yapılması halinde yanıcı kimyasallar depolanacak. Proje alanının 1. derece deprem risk alanında yer alması ve yerleşim alanlarına çok yakın bir yerde olması yönüyle büyük tehdit oluşturmasına kesin gözüyle bakılıyor.
ÇED toplantısında çevre örgütleri tarafından proje yetkililerine baklava ikram ettiler. Çevreciler, tatlımızı yiyelim tadımızı kaçırmayalım diyerek projeyle ilgili itirazlarını yaptılar.
TMMOB Tekirdağ Ziraat Mühendisleri Odası, Marmaraereğlisi Çevre Gönülleri, Ergene Kent Konseyi, Ergene Çevre Gönülleri, muhtarlar ve ilçe halkı projeye itiraz etti.
YERLEŞİM YERİ YAKININDA KİMYASAL DEPOLAMA YAPILACAK
Projeye yapılan itiraz hakkında açıklamalarda bulunan Marmaraereğlisi Çevre Gönüllüleri Başkanı Mine Olgaç; “Söz konusu planlanan depolama tesisi Marmaraereğlisi merkezine 2,5 km, Yeniçiftlik mahallesine 4 km, Yenice mahallesine 8 km, Süleymanpaşa ilçesine yaklaşık 38 km uzaklıktadır. Proje alanı Sultanköy Mahallesi yerleşim yerine 400-500 m uzaklıkta yer almaktadır. BOTAŞ dolum tesislerine 1,5 km uzaklıkta yer almaktadır. Projenin işletmeye geçilmesi aşamasında tankların temizliği için su kullanımı olacaktır. Temizlikte kimyasal atık suların bertarafı açıklanmamıştır. Proje hazırlama ekibinde su ürünleri mühendisi ve biyolog bulunmamaktadır. Deniz canlılarının yaşam alanlarına olumsuzlukları göz önüne alınmıştır. Proje İncelendiğinde Ekolojik Tahribat ile ilgili yaklaşımlar görülmektedir. Tesisin yapım aşamasında ve işletme aşamasında ekolojik etkilerin olacağı anlaşılmaktadır.
124.223,00 m3’lük dolgu alanı Yapım aşamasında bölgeden temini düşünülen dolgu malzemesi temini ile dolgu alanı dışında da olumsuz etkilerin olacağı görülmektedir. Kent yerleşim alanlarının yakınında planlanan bu proje aynı zamanda “kimyasal depolama” amaçlı olması nedeni ile canlı yaşamını etkileyeceği kabul edilmelidir.” diye konuştu.
“PROJE ALANI 1. DERECE DEPREM RİSK ALANINDA”
Bölgede alanın 1. Derece deprem risk alanında olduğunu ifade eden Olgaç; “İşletme aşamasında Kimyasal madde tanklarının temizliği işlemlerinden kaynaklanacak atık suların “Kimyasal Arıtma Sisteminde “ arıtılacağı ÇED raporunda belirtilmektedir. Kirlilik yükü değişken ve yüksek olan bu tesis atık suların arıtımı yüksek teknoloji gerektirirken, Raporda bu konuda yeterli açıklama yapılmamış olup çözüm/çözümsüzlük işletmeye alma aşamasında belirleneceği anlaşılmaktadır. Projenin gerçekleşmesi ile proje alanı ve çevresinde deniz ekosistemi etkilenecek, deniz canlıları yok olacaktır. Kimyasal maddelerin koku etkisi yakın bölgede insan yaşamını olumsuz etkileyecek, Kimyasal madde gazlarının hava ile taşınması ile kent sağlığı her zaman tehdit altında olacaktır. Denizde yapılacak dolgu ile Marmaraereğlisi sahil alanı tamamen kapanacağından kentin silüeti ve panoramasının olumsuz etkilenmesine, 1/100.000 ölçekli Trakya Alt Bölgesi Ergen Havzası Revizyon Çevre Düzeni Planına ve 1/25.000 ‘lik Tekirdağ Çevre Düzen Planına aykırılık oluşturması, Trakya Jeolojik olarak 1. Derece “Deprem Risk Alanı” içinde olması nedeni ile söz konusu proje bölge için büyük risk oluşturmaktadır. Yaratacağı olumsuzluklar ile bölge ve deniz büyük bir felaketle karşı karşıya kalacağı muhtemeldir. ÇED Raporunda çok sayıda planlama ile ilgili aykırılıklarda söz konusudur. Kent yaşam alanı içinde bulunan bu projenin iptal edilerek, kent halkının kullanabileceği sağlıklı yaşam alanına dönüştürülmelidir. Oluşabilecek bir kaza yada doğal afet durumunda (BOTAŞ Dolum Tesisleri göz önüne alındığında) bir felakete (50 km çapında bir alanda) neden olabilecektir.” diyerek sözlerini tamamladı. Habertrak/Serhat Yeşilipek