
Trakya Bölgesi Kırklareli, Edirne, Tekirdağ Ziraat Odaları Başkanları Yönetim ve Meclis Kurullarınca Şeker Fabrikaları’nın özelleştirilmesiyle ilgili ortak basın açıklaması yaptı.
Alpullu Barış Parkında düzenlenen toplantıya, Kırklareli Ziraat Odası Başkanı Ekrem Şaylan, Babaeski Ziraat Odası Başkanı Şahin Arslan ve Meclis Başkanı Şahin Avcu ev sahipliği yaptı.
Şeker İş Sendikası Alpullu Şube Başkanı Orhan Saltık ve 132 Sayılı Babaeski Yağlı Tohumlar Tarım Satış Kooperatifi Başkanı Mülayim Güler, Köy ve Mahalle Muhtarlarının destek verdiği toplantıya, Trakya Bölgesi Kırklareli, Edirne, Tekirdağ İl ve İlçe Ziraat Odaları Başkanları, Meclis Başkanları ve Yönetim Kurulu Üyeleri katıldı.
Düzenlenen toplantıda ortak basın açıklaması, Ziraat Odaları adına, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi, Ziraat Odaları Marmara Bölge Başkanı ve İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan tarafından yapıldı.
BASİT BİR ÖZELLEŞTİRME İŞLEMİ GİBİ BAKAMAYIZ
Darcan, yaptığı konuşmada şunları söyledi; “Türk Şeker’in, Afyonkarahisar, Alpullu, Bor, Burdur, Çorum, Elbistan, Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu, Kırşehir, Muş, Turhal ve Yozgat’tan oluşan 14 fabrikasının özelleştirilmesiyle ilgili ihale ilanı, 21 Şubat 2018 tarihli Resmi Gazete’ de yer aldı ve özelleştirme süreci başladı.Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi olayına, basit bir özelleştirme işlemi gibi bakamayız. Şekerin stratejik bir ürün olduğunu, şekerin hammaddesi pancar üretiminin çiftçimiz açısından hayati bir tarımsal faaliyet olduğunu göz ardı edemeyiz.Şeker pancarı tarımı ve şeker üretimi 1926 yılından bu yana ülkemiz tarımının vazgeçilmez ürünlerinden biri olmuştur.Bölgemizinönemli birdeğeriolanveçokgenişüretimsahasısağlayanbüyükönder Mustafa Kemal Atatürk’ündirektifleriylekurulan 1926 yılında ilkşekeriüretmeyebaşlayan Alpullu Şeker Fabrikasıuygulananyanlıştarımpolitikalarınabağlıolarak 2013’de Trakya’daçiftçilerinpancaryerinebaşkaürünlereyönelmesinedeniyleüretiminearavermek zorundakalmıştır.Alpullu Şeker Fabrikası 104 Köyden 1200 çiftçinin 19 bindekarlıkalandan 126 binton pancarüretimigerçekleştirilerek Fabrikanın 4 yılaradansonra 15 Eylül 2017 tarihindetekrarüretimebaşlamışbu 4 yıllıksüreçtekapalıkalmasındandolayızararetmiş gibi gözükebilir, Ancaktopyekünüretimleilgiliaktörleringayretleriyleeskiden olduğu gibisezonda 400-500 bin ton kapasiteye ulaştığındakar etmemesiiçin hiçbir sebep olamadığını hepimiz biliyoruz.Pancar tarımı çiftçimiz açısından önemlidir. Katma değeri yüksek bir üründür. Ayrıca hemen hemen her şeyi değerlendirilmektedir. Posası, yaş ve melaslı kuru küspesi ucuz hayvan yemi olarak kullanılmakta, hayvancılık açısından da önem taşımaktadır.Bunların yanı sıra, şeker pancarı çevreci bir bitkidir. Oksijen üretimi açısından önemlidir. Birim alanda orman alanlarından üç kat daha fazla oksijen üretmektedir. Şeker pancarı, toprağı da organik madde açısından zenginleştirmekte, münavebeli tarımda ekilecek diğer ürünlerde de verim artışına sebep olmaktadır.Diğer taraftan küçük aile işletmeciliği şeklinde yapılan pancar üretimi, kırsalda üretimin sürdürülebilmesi, göçün önlenmesi ve genç nüfusun kırsalda tutulması açısından da önem taşımaktadır.”14 fabrikada, 4 binin üzerinde çalışanla, 7 milyon ton şeker pancarı işlenmekte ve 947 bin ton şeker, 322 bin melas, 2 milyon 74 bin ton yaş küspe üretilmektedir.Ülkemizde yem maliyetleri de göz önünde tutulduğunda, hayvancılığımız açısından çok önemli, ucuz bir kaynak olan şeker pancarı üretiminin aksatılmadan sürdürülebilmesi bu fabrikaların üretime devam etmesine bağlıdır.Devlete ait şeker fabrikalarının özelleştirilmesi ülkemizdeki şeker pancarı üretimini büyük oranda etkileyecektir.Pancar şekerinin sağlık açısından önemi de bütün uzmanlar tarafından açıklanmıştır.Nişasta bazlı şeker üretiminde şu anda yüzde 10 üretim kotası bulunmaktadır.Bu kota, Bakanlar Kurulu kararıyla yüzde 50 oranında artırılabilmektedir.Halen 2 milyon 504 bin ton A ve B pancar şekeri kotası, 265 bin ton nişasta bazlı şeker kotası bulunmaktadır.Ancak merdiven altı üretim de dikkate alındığında nişasta bazlı şeker üretiminin fiiliyatta daha da fazla olduğu tahmin edilmektedir.” dedi.
“SOSYAL TARAFLAR BU FABRİKALARIN ÖZELLEŞMESİNE KARŞILAR”
Ziraat Odaları Marmara Bölge Başkanı ve İpsala Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Darcan: ‘’Hem nişasta bazlı hem de yüksek yoğunluklu tatlandırıcılarda, yüksek kar paylarının ülke içinde kalmaması ve yurtdışına transfer edilmesi de önemli bir ekonomik kayıptır.Nişasta bazlı şekerler meyve sularında, değişik alanlarda yoğun olarak kullanılıyor. Pancardan ürettiğimiz şekerin kullanıldığı bütün alanlarda nişasta bazlı şeker kullanılıyor. Şeker pancarından üretilen şeker, sağlıklı bir üründür. Bu konuda bütün uzmanlar, bilim adamları hemfikir. Ama nişasta bazlı şeker konusunda şüpheler var. Bilim adamları da bu şüpheleri kamuoyuyla paylaşıyorlar. Şeker stratejik bir üründür. Dışa bağımlı olunacak bir ürün değildir. Yerli üretimi korumaktan başka çare de yoktur. Cargill gibi yabancı şirketlerin inisiyatifine, tekeline bırakılacak bir ürün değildir.Özelleştirmenin çözüm olmadığı daha önce başka alanlarda yapılan uygulamalarda da görülmüştür.“Sosyal taraflar bu fabrikaların özelleşmesine karşılar”. Burada sosyal taraflar. Kim bunlar? Ziraat Odaları, çiftçi örgütleri, işçi örgütleri, tüketici dernekleridir. Bunlar bu fabrikaların özelleşmesine karşılar. Görüşlerini de beyan ediyorlar. Burada hükümetin iddiası şu; bu fabrikalar özelleştiğinde bir üretim kaybı olmayacak, istihdam kaybı olmayacak. Biz de daha önceki özelleştirmeleri örnek veriyoruz. Et Balık Kurumu, Süt Endüstrisi Kurumu, Tekel, Orman işletmeleri vesaire. Bunlarda hem istihdamda hem de üretimde kayıpları olmuş. Örnekler önümüzde. Şimdi bu fabrikalar önümüzde, bu özelleşen fabrikaların üretim yaptığı bölgelerde pancarın poları düşük. Türkşeker’in bünyesinde kar yapan fabrikalar da var. Poları yüksek olan bölgelerden alım yapan fabrikalar kar yapıyor. Poları düşük olan fabrikalardan alım yapan fabrikalar karda değil. Ama Türk Şeker toplamda karda, zarar eden fabrikaları absorve edebiliyor, yürütebiliyor. “Alan iş adamı, ‘bu işten çekiliyorum’ derse ne olacak?”‘Özelleştirmeden sonra fabrika kar yapmadı. İş adamı bir sene, iki sene dayandı.’ Bu rantabıl, verimli değil. Ben bundan vazgeçiyorum’ derse ne olacak? Yani bizim iddiamız o. Poları düşük bu fabrikalar Türkşeker’in bünyesinde üretime devam edebilir. Ama özelleştirdiğiniz zaman kar yapmayabilir. Tabii iş adamı bunu babasının hayrına almıyor, ekonomik bir faaliyet için alıyor. Para kazanmak üzere alıyor. Para kazanamazsa, ben bu işten çekiliyorum veya ben fabrikayı rantabıl, verimli hale getirmek için işçiyi, pancar alımını azaltıyorum, ceza verseniz de ‘buna da yapabileceğim bir şey yok. Buna da razıyım’ derse ne olacak? Bunları iyi düşünmek, iyi değerlendirmek lazımdır.Özetle konu şudur ki,Özelleştirilmesi konusu ülke gündeminden çıkarılmalı, bir stratejik ürün olan pancarın geleceği riske edilmemelidir.Trakya Ziraat Odaları olarak hükümetimizden bu konuyu birçok kez düşünüp özelleştirme kapsamından çıkarmalarını talep ediyoruz.Hepinize Saygılar Sunarız.”İfadelerini kullandı.
Ortak basın açıklamasının sonunda Trakya Ziraat Odaları Başkanları Alpullu Şeker Fabrikası önünde toplu bir fotoğraf çektirdi. Habertrak/Metin Karakuş