Edirne’de ekmek fiyatlarına yapılan yüzde 50’lik zam, Valilik tarafından mahkemeye taşındı.
Buna ne denir?
Tek kelimeyle “helal” denir.
Adamlar, vatandaşın hakkını, hukukunu ayaklar altına aldırmıyorlar.
Keyfi zam yaptırmıyorlar.
Bakın Tekirdağ’da bir fırın ekmeği 10 TL’den sattı.
Zarar mı etti?
Elbette hayır.
Ama “sen niye 10 Tl den sattın?”diyen de çıkmadı.
Vatandaş 10 TL’den ekmek almanın keyfini yaşadı.
Şimdi gelelim Edirne’ye…
Edirne Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) ile Edirne Esnaf Odaları Birliği (EDESOB), ekmek fiyatını 220 gram için 15 TL olarak belirledi.
ETSO, 20 Mart’ta ekmeğin 15 liraya satılmaya başlanacağını belirtti.
Sonra ne oldu?
Edirne Valiliği ise ETSO’nun zam uygulamasını hayata geçirmesinin ardından ekmek fiyatının yeniden görüşülmesi gerekçesiyle itiraz komisyonu kurdu.
Komisyonda, Valiliğin itirazı,1’e karşı 3 oy ile reddedildi.
Tabii ki böyle olacaktı.
Ama valilik “pes” etmedi.
Sosyal medyadan paylaşım yaparak zamlı fiyata karşı hukuki yollara başvurulduğunu vatandaşlara duyurdu.
Geçmiş dönemde de bir valimiz, itirazda bulunmuş ve zamlı fiyat geri çekilmişti.
Şimdi sıra, Tekirdağ ve ilçelerinde…
HERGÜN YEMEK VERİN HERGÜN KALABALIKLARI GÖRÜN
“Süleymanpaşa’nın en büyük iftar sofralarından birini hep birlikte kurduk.
Rekor katılımla 11 bin vatandaşımızla aynı sofrada buluşarak, Ramazan’ın bereketini ve dayanışmasını paylaştık.” Bu sözler, Süleymanpaşa Belediyesi’nin paylaşımından…
Aslında bu bize yokluğu veya yoksulluğu yansıtmıyor mu?
Hava güzel olsun…
Her gün yemek verin.
Her gün 11 bin kişi gelir.
Yeter ki sıcak yemek verin.
“Süleymanpaşa Belediyesi olarak, her akşam farklı mahallelerde sokak iftarları düzenledik” diyorsunuz.
Boş sofralar, oldu mu?
En kıyı köşede bile iftar sofraları, olmadı mı?
Artık siyasette halkla buluşmanın yolu yemekten, yemek vermekten, kısacası karın doyurmaktan geçiyor.
