DOLAR
EURO
GRAM ALTIN
ÇEYREK A.
BITCOIN
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava
Google News

İN-SANAT BAHÇESİ–153

Yayın Tarihi: 27 Temmuz 2018 | Son Güncelleme :

27 Temmuz 2018 - 16:48

İN-SANAT BAHÇESİ–153

YANIYOR YUNANİSTAN; CAYIR CAYIR

—————————————————

 

Nice yangın gördü bu dünya. Milyarlarca yıl sürdü, dünyanın yanması, soğuyup yaşama ulaşması daha çok yeni…

 

İnsan, insanlık yolunda ilerledikçe, teknolojinin de yardımıyla daha yakından görüyor, yanan, kül olan canları, canlıları…

 

Dante yüzyıllar önce, Latin ŞairVergilius ile yapmış olduğu düşsel yolculuğu; İlahi Komedyasında Cehennemi gezerken sık sık görür büyük yangınları. Dünyanın cehennemi andıran yangınları oldukça fazla…

 

Bazen ormanlarla ortaya çıkartılıyor; cayırtı, duman ve ölümün kol gezdi yeşillikler; birden teslim oluyor yaşamı var eden ateşe… Kontrolden çıkan her şeyin; gücün, her canlıyı; ayırt etmez bir şekilde yok edeceğini görüp korkuyor tüm dünya…

 

Bizim de, diğer insanların da canı yanıyor; kendi ormanımız, bizim dünyamızın ormanı yanıyor aslında. Bizim gibi can taşıyan, kırmızı kanı vücudunda dolaşan insanlar, hayvanlar ve böcekler; yoldan çıkmış bir ateşin, rüzgârın kurbanı oluyor; sanki hileye teslim olmuş Truva’nın yangını ve sonradan yazılan destanlar gibi, gözlerimizin önünde acının, yok oluşun destanı tekrardan yazılıyor.

 

Silahlanmaya ayrılan paraların bir kısmı, ormanları korumaya ayrılmış olsa ne olurdu? Dünyanın; dünyamızın; komşu Yunanistan’ın kül olan canları; canlıları, yeniden ve yeniden yakılacak ağıtlar çok daha az olurdu…

 

Yanıyor Yunanistan; cayır cayır; daha önceleri ülkemizin ormanlarının yandığı gibi; hileli ellerin rüzgâra, ateşe teslim ettikleri, Truva’yı yerle bir ettikleri gibi, on, yirmi, elli, yüz yılda yetişen, yetişmiş bütün yeşillikler, canlılar; hayvan ve insanlar; birbirine sarılarak yanıp kül oluyor; diğer insanlar yanmasın, tekrar yok olmasın diye; kurban törenlerinin adakları gibi;

 

Yanıyor Yunanistan; cayır cayır…

 

Dante hiç konuşmasın demesin; “ Şu var ki, erdemin açmadığı bir yolda koşulmaz;

Eğer iyi bir yıldız, daha iyi şeyler verirsen bana, O,Kerim, daha da iyiler için imrenmeliyim.”

 

Yanan bu ateşin, ölen canlarını seyreden her insan; içinde bir şeylerin yandığını çok iyi biliyor. En katı, taşlaşmış, duygularını yitirmiş, tepinmekten tükenmiş olanın bile, küçücük bir hücresinde, büyük bir yangın ateşinin kıvılcımları ve zamansız ölen insanların, hayvanların çığlıkları yükseliyor…

 

BENLİĞE DOKUNMAK

——————————-

 

Pera Müzesi Suna ve İnan Kıraç Vakfının desteğiyle ülkemizde, şehrimize yakın İstanbul’un Pera Bölgesinde çok önemli sanat olaylarına ev sahipliği yapıyor. Sabit eserlerinin yanında, sürekli tekrarlanan, süreli sergileri, her alanda yol alan sanatçılara kucak açıyor.

 

Bu kez, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nden Lisansüstü ve Sanatta Yeterlilik öğrencilerine imkân tanıyor…

 

Aydın Kılınç’ın video çalışması; Benliğe Dokunuşu, Maya Angelou’nun şiiriyle bir kadının arkasına yazdığı sözcüklerin, dizelerin diliyle yapıyor;

 

Güzel kadınlar öğrenmek ister giz neremde? Sevimli değilim, yaratılmadım manken

Ölçülerinde ama başlayınca anlatmaya,

Kadınlar yalan söylüyorum sanır.

Derim ki,

Kollarımın arasında,

Genişliğinde kalçalarımın,

Adım atışımda,

Kıvrımında dudaklarımın.

Kadınım ben

Tepeden tırnağa

Olağanüstü kadın,

Benim işte.

 

Kadınları anlamak için, ilk önce kendimizi; erkek tarafımızı, soylu zaaflarımızı, henüz törpülenmemiş kabalıklarımızı da anlamak zorundayız. Yoksa bütün güzel sözler, davranışlar bir çuval incir gibi maf oluverir…

 

Ne çok mazeretimiz var; haklıyız, haklı olmak adına… Haksız olup da, haklılığa yürümek, eğrilerin içinden doğrulara tırmanmak; en büyük savaşın, kas gücünün değil beynin o minik hücrelerin zaferiyle olacağını bilmek; bilmek istemek; ayrı bir dokunuş olmalı…

 

YORUM ALANI

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.