Eğitim, bizlerin ve gelecek nesillerin başarılarının nedenidir. Eğitim ne kadar, bağımsız, erişilebilir ve parasızsa; o kadar başarılı nesiller yetişir. Gelecek nesillerin başarılı olması için verilen mücadelede, en etkili ve değerli kişi Fakir Baykurt. Onun sayesinde, ülkemizin eğitiminde büyük ilerleme sağlandı. Köy Enstitüleri, tekrardan canlandı. Öğretmenlik, onurlu bir meslek olmaya devam etti. Kurduğu sendika, günümüzün en etkili eğitim sendikası olan Eğitim-Sen’e kılavuzluk etti. Öğretmenlikten asla vaz geçmeyen Fakir Baykurt’un hayatı, her öğretmen adayı tarafından özenle incelenmeli, araştırılmalı.
Fakir Baykurt, sendikacılığı ile öne çıksa da çok iyi bir yazardı. Yetmiş yıllık yaşamı boyunca, hakkında ayrı bir köşe yazısı yazılacak kadar kapsamlı olan kitapçıklar hariç, romanlardan şiirlere 40’tan fazla eser yayınladı. Nasıl ki, Türk sinemasının örnek isimleri Yılmaz Güney, Kemal Sunal, İlyas Salman, Tuncel Kurtiz ise, Türk edebiyatının örnek yazarları Rıfat Ilgaz, Sabahattin Ali, Nazım Hikmet ise; Fakir Baykurt’ta Türk eğitiminin örnek öğretmeniydi.
***
Fakir Baykurt, 1929 Burdur doğumlu bir köylü çocuğuydu. İlkokul yıllarında, babasının ölümü nedeniyle Balıkesir’e dayısının yanına yerleşti. Dayısı, 2. Dünya Savaşı’nda asker olunca, tekrardan köyüne döndü. Köyünde, okumaya devam etti. Köy yıllarında, ırgatlık, hamallık, çobanlık, suculuk, gibi meslekleri yaparken aynı anda eğitimini tamamladı. 1942 yılında, şiir hayatına başladı. 1947’de ömrü boyunca kullandığı, tanındığı ismi Fakir Baykurt’u ilk defa Köy Enstitüleri ve Kaynak adlı dergisinde yayınlanan şiirlerinde kullandı. Asıl ismi Tahir olmasına rağmen; herkes onu, mahlası Fakir Baykurt ile tanıdı.
1948 yılında, köy öğretmeni oldu. İlerleyen yılarda, Ege ve Göller Bölgesi Türkiye Köy Öğretmen Dernekleri Federasyonu’nu kurdu. Bu, onun ilk sendikalaşma deneyimiydi. 1948 ile 1965 yılları arasında, birçok eser yayınladı. Bazı eserleri, sansürlenmek istedi. Birçok defa saldırıya uğradı. Açığa alındı, sürüldü.
1965 yılında, Türkiye Öğretmenler Sendikası’nın (TÖS) kuruluşunda yer aldı ve ilk genel başkanı seçildi. Bu sendika, öğretmenlerin daha iyi şartlarda, tam bağımsız ve parasız eğitim vermesi için eşi görülmemiş mücadelelerde bulundu. Bu mücadelelerin, belki de en göze çarpanı 1969 yılındaki Büyük Öğretmen Boykotu idi.
1971 darbesi yüzünden kapatılan TÖS’ün yerine, bir dernek kurmak için çabaladı. Bu zamanlarda, tutuklandı. Arkadaşlarının da çabaları ile beraber,Tüm Eğitim Öğretim Emekçileri Birleşme ve Dayanışma Derneği’ni (TÖB-DER) kurdu. Bu dernek, sendika gibi çalıştı.
Hayatı boyunca, 10’dan fazla ödül aldı. Bu ödüllerin bazıları, tutukluluk döneminde verilmişti. Göçmen işçi meselesini incelemek için 1979’da Almanya’ya yerleşti. 1995’e kadar, Almanya’dada sayısız eserler yazdı. 1995’te, Almanya’da çalıştığı okulundan emekliye ayrıldı. 1999 Nisan ayında yapılan seçimlerde, günümüzde Sol Parti ismi ile devam eden Özgürlük ve Dayanışma Partisi’nden İzmir Milletvekili adayı oldu. Aynı yılın Ekim ayında, pankreas kanseri yüzünden öldü.
***
Örnek bir öğretmen, sendikacı, eğitimci, yazar ve daha nice meslekler. Sürgünler, yasaklar, tutuklamalar sansürlemeler ile geçmiş bir ömür… Fakir Baykurt, eğitime önem veren herkes tarafından örnek alınması gereken yüce bir önder. Son olarak, köy enstitülerinin kurucusu, eğitimde temelli reformların sahibi, kız çocuklarına eğitim hakkı sağlayan, eğitimi bakanlığa bağlayan, parasız, bağımsız ve laik eğitimi anayasa güvencesine alan Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’imizin 101. yılı kutlu olsun.