19 Kasım 2023 Pazar günü Dr. Candan Yüceer’in Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkan aday adaylığını açıkladığı toplantıya gittim.
CHP İl Başkanlığının 150 kişilik salonunda nasıl bir toplantı olacağını düşünürken, insanların 9 derece rüzgarlı havaya rağmen dışarda toplandıklarını gördüm.
Canlı bir toplantı oldu.
Tekirdağ’da kadın politikacıların ortaya çıkması beni umutlandırıyor.
2014 seçimlerinde Av. Şenay Becerikli “Belediye bir kadın işidir” diyerek belediye başkanlığına aday olmuştu.
2024 belediye başkan aday adayları arasında Ecz. Berrin Başol’da bulunuyor.
Bu arada, milletvekilimiz Sn. Nurten Yontar’ı unutmayalım.
Yanılmıyorsam 2013 gösterileri sırasında idi, bir gün, yürüyüş kolunda giderken, Ali Korkmaz ve ben geri dönüp birkaç adım arkamızdan gelen Nurten’e “Nurten, sen milletvekili olsana” demiştik.
O zamanlar hayal gibi görünen bu olayı gerçekleştirdiği için kendisini takdir ediyorum.
NEDEN BU KADAR YETENEKSİZ ERKEK LİDER OLUYOR?
Bu kitap 2019’da yayınlandı.
Yazar Tomas Chamorro-Premuzic kendini “liderlik psikoloğu” olarak tanımlıyor.
Arjantinli.
“Akıllı ve eğitimli insanlar, önceki başarısızlıklarından ders çıkarmadan, her seçim döneminde nasıl kendilerini yıkıp bitiren liderleri seçer? Kendileri için en iyi faydanın farkında olan mantıklı insanlar, zararlı gündemler ve bencil çıkarlar peşinde koşarken, onlara imkansızı vaat eden karizmatik üçkağıtçıların ağına nasıl düşebilirler? Her ne kadar bu iç karartıcı durum, sonunda beni Arjantin’den ayrılmaya sevk etse de, kendime liderliğin bu toksik yönünü anlamak ve düzeltmek için ne gerekiyorsa yapacağım konusunda söz verdim” diyor.
Zavallı yazarımız Tomas, Arjantin’in 19 Kasım 2023’te yeni seçilen başkanı aşırı sağcı Javier Milei hakkında ne düşünüyor merak ediyorum.
Etrafınıza bir bakın, TV yi açın, gazeteleri okuyun: Yetersiz liderlik her yerde.
İlginç bir nokta: Bu liderlerin çoğu erkek.
Yazar Tomas, kitapta iki güçlü soru soruyor:
Beceriksiz erkeklerin lider olması neden bu kadar kolay?
Yetenekli insanların, özellikle de yetenekli kadınların ilerlemesi neden bu kadar zor?
Onlarca yıl süren titiz araştırmaları bir araya getiren Tomas, liderlerin çoğunluğunu erkekler oluşturmasına rağmen, kadın liderlerle karşılaştırıldığında daha düşük performans gösterdiklerini belirtiyor.
Aslında çoğu kuruluş, liderlik potansiyelini, aşırı özgüven ve narsisizm gibi bir avuç yıkıcı kişilik özelliğiyle eşitliyor.
Bu özellikler, birinin liderlik rolüne seçilmesine yardımcı olabilir, ancak seçildikten sonra o kişinin liderlik performansına zarar veriyor.
Yetenekli kadınlar ve stereotiplere uymayan erkekler adil olmayan bir şekilde göz ardı ediliyor.
Tevazu yerine kibri, bilgelik yerine gürültüyü ödüllendiren, son derece kusurlu bir sistem var.
Sonuçlarını hep yaşayarak görüyoruz.
Yazar, kötü liderliğe bir çözüm olarak kadınların yönetimlere gelmesini savunuyor.
Araştırmalar kadınların ekip ve kurumlarında erkeklerden daha fazla olumlu değişiklik yapabildiklerini gösteriyor.
Liderlik toplumların evriminde önemli bir rol oynamış.
Liderlik yeteneğini doğru bir şekilde anlamamız ve nasıl ölçeceğimizi öğrenmemiz gerekli.
Aşırı güven, narsizm, psikopati ve karizma gösterilerini liderlik belirtisi olarak yorumlamayı bırakmalıyız.
Cinsiyet kotası gibi pozitif ayrımcılık yerine, adil seçimleri bozan politikalar ve kayırmacılıkla mücadele edilmeli.
Liderlik için diğerkamlık, özveri, empati, yüksek duygusal zeka gibi özellikler tercih edilmeli
Yazar Tomas’ın web sitesi https://www.drtomas.com/ ,”Kuruluşların insan performansını tahmin etmelerine yardımcı olmak için bilim ve teknolojiyi kullanıyorum.” cümlesi ile açılıyor.
TED konuşmasına da https://www.youtube.com/watch?v=zeAEFEXvcBg adresinden ulaşabilirsiniz.
KADINLAR POLİTİKAYA KALİTEYİ NASIL GETİRECEK?
Önce, kadınların önünde en büyük engeli oluşturan kasaba politikacılarını ve onların zihniyetini ortadan kaldırmaları gerekiyor.
Kasaba politikacısı kimdir?
Bu sorunun en iyi cevabını Dr. Rüştü Bozkurt 20 Eylül 2014 tarihli Dünya gazetesindeki yazısında veriyor:
“1.Kasaba politikacısının en önemli göstergesi, herhangi bir ilke, kural, standart, kuram, bilgisi olmadan, sadece kulaktan dolma malumatla siyaset yapmaya iman etmiş; o nedenle, dedikodu, dedim-dedi düzeyini aşamamış olmaktır.
2.Kasaba politikacılığı, bir güce yamanarak, değer katmayan sadakat, sorgulamayan itaat, tartışmadan alkışlayan dalkavukluktur.
3.Kasaba politikacılığı, farklı olan ve kendinden önde bulunan değerli insanları karalayarak, çelmeleyerek, pusu kurarak, arkadan vurarak, düello cesareti göstermeden siyaset ortamında dolaşmaktır.
4.Kasaba politikacılığı, insanların kim olduklarına odaklanma, hangi inanca, hangi aşirete, hangi cemaate, ırka, mahalleye, kente,kasabaya mensup olduklarını esas alan ittifaklar üzerinden siyaset yapmaya çabalamaktır, insanların ne yaptıklarını önemsememektir.
5.Kasaba politikacılığı, siyaseti ayırma, gruplaşma, çatışma, düşman yaratma üzerinde kurgulayarak, kendi dar çevresi ve dükalıkları ile sadece makam ve mevki arayışı, kişisel tatmin peşinde olmaktır.
6.Kasaba politikacılığı, fiziki ve entelektüel değer katmadan, ortada görünerek “meydan amirliği” ile “siyaset üretimini” ayırmayan “şark kurnazlığı”dır.
7.Kasaba politikacılığı, yöre ile ilgili hiçbir proje üretmeden, projeleri kitlelere ulaştırılması için emek ve zaman harcamadan, kitlelerin maddi ve kültürel zenginliğini artırma motivasyonunu yükseltecek işbirlikleri için çabalamadan, kendi çıkarlarından bir kıymık bile ödün vermeden, makam ve mevki sahibi olmanın ilkesiz tutkusudur.
8.Kasaba polikacılığı, “sadece ben bilirim,benden büyüğü yoktur” ego şişirmesi nedeniyle “topraklara ve kurumlara küsülmez” evrensel ilkesini görmezden gelmek; toplumun diğer aktörlerine tepeden bakmak,”sorgulamayan toplumların” yarattığı boşlukları değerlendirme fırsatı yakalamış olmaya aşırı değer yükleyerek, kuruluşlara, kurumlara ve yöreye orta ve uzun dönemde verilen zararı irdelemeyen, “kendine ayna tutmasını” bilmeyen, akıl gözü kapanmış davranışlara sahip olmaktır.
9.Kasaba politikacılığı,en şeffaf ortamlarda, konuyu bilenlerin huzurunda tartışarak düşünceleri arındırmanın etkin aracı olan gönüllü “hesap verme” ilkesinden kaçınmayı şiar edinen erdemsizliktir.
10.Kasaba politikacılığı, kendisini doğrudan veya dolaylı ilgilendiren olay ya da olguların eleştirileri karşısında “açık hesap verme özgüveni” yerine “kulakları sağır eden sessizliğin karanlığına” sığınma kolaycılığı ve ilkelliğidir.”
SONUÇ
Dr. Candan Yüceer’e ve Ecz.Berrin Başol’a başarılar diliyorum.
Dikkatinizi çekerim: Belediye Başkanlığı aday adayları için hazırladığım karnede, kadın adaylara bir puan fazla veriliyor.
