DOLAR
EURO
GRAM ALTIN
ÇEYREK A.
BITCOIN
ÜYE PANELİ
SON DAKİKA
hava
Google News

MEMNUN OLMUYORSAN, SORUMLULUK AL

Son Güncelleme :

30 Nisan 2024 - 13:06

MEMNUN OLMUYORSAN, SORUMLULUK AL

İlla ki duymuşsunuzdur, gençler gidişattan memnun değil. Z kuşağı olarak nitelendirilen 2000 ile 2010 arası doğanlar, ülkedeki politik durumu beğenmiyor. Politik durumdan memnun olmayan, sadece gençler değil. Belki, siz de memnun değilsiniz. Z kuşağının ise, diğer kuşaklara nazaran büyük bir hatası bulunuyor; tepkisizlik.

Hemen hemen hepimizin, politik görüşleri bulunuyor. Herkesin görüşüne, saygı duyuyorum. Bunu, ilk olarak belirtmem gerekli. Birde, görüşü olmayanlar ve görüşlerine tamamen uymadığı için parti beğenmeyenler var. Bu kişilere, iki kelam sözüm var.


Siyasi gidişattan memnun olmayanların sayısı, oldukça fazla. Kimi kaynaklara göre Türkiye’nin yarısından biraz fazla, kimilerine göre Türkiye’nin yarısından biraz daha az. Siyaset ortamından memnun olmayanlar, bir şekilde tepki gösteriyor. Bunu, eylemlere katılarak yapıyor, sosyal medyadan eleştirmekle yapıyor. Bir şekilde, kendi derdini anlatabiliyor “Bana ne, yesinler birbirlerini.” demiyor. En doğal ve demokratik haklarından biri olan, yönetimde söz sahibi olmak için elinden geleni yapıyor. Gençlerse bu konuda, biraz daha pasif. Demokrasiyi, oy vermek. Demokraside yer almayı, bir partiye üye olmak ve bir daha o partinin kapısından geçmemelerine rağmen, ömrü boyunca o partiyi her türlü desteklemek olarak düşünüyor.

Demokraside yer almak için bir partinin üyesi olarak çalışmanıza gerek yok. Hiçbir partiyi beğenmeyebilirsiniz, bu sizin demokraside yer alma hakkınız olmadığı anlamına gelmez.Demokraside, yer almaktan bahsederken; partiye bir miktar ödeme ya da ‘bağış’ yapıp bir yere aday olmaktan bahsetmiyorum. Zaten, gençlik kolları ve diğer yapılanmalar sizi desteklemiyorsa, adaylığın bir mantığı yok.Partilerde görev yaparak demokraside yer almaktan kastım, aktif üye olmak.

Partilere, spor takımı tutarcasına bağlanmamak çok önemli. Bunu başarıyorsanız, sizi içtenlikle tebrik ederim. Emin olun, çoğu siyasi partilerdeki görevliler bile, kimi parti sevdalıları kadar partisine bağlı değil. Durum böyle olunca, sizleri bir partiye üye olmanız için zorlayamıyorum.

Yönetimde söz sahibi olmak için siyasi partilere üye olmak, en kolay ve en etkili yöntem. Herhangi bir partiye üye olduğunuzda, kolaylıkla siyasiler ile sohbet edebilir, toplantılarda yer alıp yerel meseleler hakkında söz sahibi olabilir, belki de çeşitli görevlere getirilebilirsiniz. Halkın içinden olan kişilerin siyasi partilere üye olup, aktif bir şekilde görev almalarının halka çok katkısı olur. Eğer, “Halka da katkım olsun ancak benim de bir şekilde, siyasi durumumdan yararlanmam gerekli. Boş yere, partiye gitmeyeyim.” diyorsanız. Yani, hem halka, hem kendinize fayda sağlamak istiyorsanız, size önerim üyeliğinizi iptal etmeniz. Zira siyasete, halk için değil kendi çıkarları için bulaşanlar; ne kendisine, ne partisine, nede halka yarar sağlayabilir.

Partilere üye olmanızı önersem de, partinizi her konuda desteklemek zorunda değilsiniz. Fikirleriniz, partinize ters düşebilir. Bu, gayet normal. Siyasi partilere üye olmanın faydası, burada başlıyor. Eğer partiniz, fikirlerinize karşı düşüyorsa tepki gösterebilirsiniz. Tepkiniz, gerçek manada ciddiye alınır. Bir partinin bel kemiği, il ve ilçe yapılanmalarıdır, üyeleridir. Partiyi, genel merkez temsil edebilir ancak üyeler partinin aslıdır, temelidir.Partinin, halk ile iletişimini sağladığı, halkın içinden gelenlerin bulunduğu kesimdir. Üyeler sokakta iken, partinin bir yüzüdür. Sizde, kendinizi yakın hissettiğiniz bir partiye üye olarak, bir tarafı körü körüne desteklemek yerine, o tarafın temsilcisi olabilirsiniz. Partiniz, hoşunuza gitmeyen bir şey yaptığında ise en etkili tepkiyi verebilirsiniz.

Partilere tepki göstermek yerine, en ufak olaylarda bile “Bu partiyi desteklemeyi bırakıyorum.” derseniz, olmaz. Destekleyecek parti kalmaz, onu geçtim parti arayışınız sizin görüşünüzü uzaktan veya yakından temsil etmeyen partileri desteklemenize sebep olabilir. Partiler, çeşitli propagandalar ile farklı görüşlerden üyeleri kendi içlerine katabilirler.

***     En etkili ancak en tehlikeli yolu seçmek istemiyorsanız, siyasi partilere üye olmak tek seçeneğiniz değil. Demokraside, sesinizi duyurmak için siyasi partilere üye olmak dışında pekçok seçeneğiniz var. Bunlardan bir tanesi, derneklere üye olmak. Hemen hemen her şeyin, bir derneği bulunuyor. Üç kişinin ortak şeyi düşündüğü herhangi bir konuda, rahatlıkla dernek bulabilirsiniz. Üstüne üstlük dernekler, siyasi partiler aksine sizlere çok fazla sorumluluk yüklemez.

Demokrasinin bize sağladığı imkanları kullanmamız gerekli. Dernekler, sendikalar, STK’lar, partiler… hepsi demokrasinin eseri. Demokrasimizi taçlandırmak, bizim elimizde. Her konuda, fikrimizi belirtmeli ve fikrimizin önemsendiğinden emin olmalıyız. Böylece, demokrasimizi gerçek manada kullanabilir ve mutlu bir ulus olabiliriz.

YORUM ALANI

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.